HÉLÈNE FICHE
Tarihçi. “Ce que le féminisme fait au cinéma. Les années 1970, de l’émancipation à la contre-attaque patriarcale” kitabının yazarı. Bu metin, Agone Yayınevi tarafından yayınlanan bu kitaptan alınmıştır.
Kadınların durumunda gerçek ilerlemelerin kaydedildiği 1970’li yıllarda Fransız sinema endüstrisi şizofrenik bir görünüm sergiliyordu. Filmlerde aksiyonu yönlendiren kadın karakter sayısı o güne kadar hiç olmadığı kadar artarken, ultra erkeksi “maço” figürlerin başarısı zirveye ulaşmıştı.
Ancak bu dönemde başka bir erkek tipi çok daha fazla işleniyordu: “Krizdeki erkek”… Yani, yaşamlarının kritik bir döneminden geçen karakterler. Üstelik bu duygunun her seferinde olağanüstü olaylar tarafından tetiklenmesi de gerekmiyordu. İncelenen 362 filmin 82’sinde bir veya daha fazla krizdeki erkek ana karakter, 42’sinde ise yan karakter yer alıyor. (1) 280 erkek ana karakterin neredeyse yüzde 30’unu oluşturan krizdeki erkekler, özellikle polisiye filmlerde karşımıza çıkan maço karakterleri açık ara geride bırakıyor.
“Erkeklik krizi” söyleminin medya ve entelektüel çevrelerde feminist harekete tepki olarak ortaya çıkmaya başladığı bir dönemde erkeklerin kriz halinde gösterilmesi, hiç de önemsiz bir konu değildir. 1976’dan itibaren belirmeye başlayan bu ifade, 1978’den sonra medyada yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. “Post-feminist” olduğunu iddia eden ve örneğin “Feminizm erkekleri değiştirdi mi?” veya “Erkekler iyi mi?” gibi başlıklara sahip bir dizi tartışma ve güncel olaylar programı, erkeklerin toplumdaki yerine ilişkin panik yaratan bir görüş yaymaktadır. (2)
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?