FRÉDÉRIC KAPLAN
Lozan Federal Politeknik Okulu’nda dijital beşeri bilimler profesörü.
Bir metnin, ChatGPT veya benzeri yapay zekâ programı tarafından üretildiğini nasıl anlayabiliriz? Bu, başta öğretmenler, yayıncılar ve gazeteciler olmak üzere pek çok meslek grubunun her gün karşılaştığı bir problem hâline geldi. Sorunun yanıtlarından biri, bu tür araçların sıklıkla kullandığı tekrarlayan dilsel kalıpların tespit edilmesine dayanıyor. Latince hitabet sanatından esinlenen ve her yerde kullanılan bu kalıplar, dilin çeşitliliğini azaltma ve dili tek tipleştirme riski taşıyor.
Dijital dünyada üretilen ve yayılan birçok metne, göze çarpmayan ancak yaygın bir şekilde tekrarlanan ritmik bir yapı hâkim. Bu ritmik yapı, Fransızca ve İngilizce başta olmak üzere pek çok dilde yazılmış sosyal medya gönderilerinde, blog yazılarında ve hatta bazen haber metinlerinde de görülüyor.
Bu yeni “imza”, iki üslup yapısının tekrar eden kullanımına dayanıyor. İlk yapıda, zıt anlamlı iki cümle birbirine bağlanıyor: “Bu değil, daha ziyade şu” veya “Sadece bu değil, aynı zamanda bu da” gibi… Bu yapıda, birinci cümle bir beklenti, bir varsayım ya da bir inanç kuruyor, ikincisi bunu tersine çeviriyor. Bu yapıyı “zıt ikili” olarak adlandıralım. İkinci yapı ise üçlü bir ritme dayanıyor; birbirini güçlendiren veya tamamlayan üç cümleden oluşan bir dizi oluşturuluyor: Üç fiil, üç kısa cümle ya da daha yoğun bir fikre doğru üç aşamalı bir yükseliş… Örneğin, “Bu, zorlayan, güçlendiren, kilitleyen bir sistem.” Buna da basitçe “ritmik üçlü” diyelim.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?