JEAN MICHEL MOREL
Gazeteci, Orient XXI adlı çevrimiçi gazetenin yayın kurulu üyesi.
Siyasi rakiplerine el uzatmak mı yoksa onlara zulmetmeye devam etmek mi? İşte Recep Tayyip Erdoğan’ın karşı karşıya olduğu ikilem bu. İstanbul’un son derece popüler belediye başkanı, Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta tutuklanması, ikinci seçeneğin ağır bastığını gösteriyor. İmamoğlu’na “yolsuzluk”, “suç örgütü kurma ve yönetme” ve “kamu kaynaklarını kötüye kullanma” gibi suçlamalar yöneltiliyor. Otuz yıl önce aldığı üniversite diploması da iptal edildi. İmamoğlu’nun tutuklanması, CHP’nin yönettiği büyük şehirlerin yanı sıra geleneksel olarak Erdoğan’ın Adalet ve Kalkınma Partisi’ni (AKP) destekleyen kentlerde de zaman zaman şiddetle bastırılan protestolara neden oldu.
Türkiye Cumhurbaşkanı’nın aklında, 2028 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimi var ve yeniden seçilmesinin önündeki belirleyici engeller bulunuyor ve bu durum, onu otoriter eğilimlerini dizginlemeye zorlayabilir. Zira anayasaya göre cumhurbaşkanı art arda en fazla iki dönem için görev yapabiliyor. 2014 yılında halk tarafından doğrudan seçilen ilk cumhurbaşkanı olan Erdoğan, 2018’de yeni kabul edilen başkanlık sisteminde yeniden seçilmiş, 2023’te ise yeni sistemin görev süresi sınırını sıfırladığını savunarak bir kez daha aday olmuş ve kazanmıştı. Yeniden aday olabilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) anayasayı değiştirmesi gerekiyor.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?