FRÉDÉRIC LORDON
Filozof ve ekonomist.
Yazın ortasındaydık ve neredeyse kimse dikkat etmedi. 13 Ağustos 2025 günü Fox News’e açıklamalarda bulunan Donald Trump’ın Hazine Bakanı Scott Bessent, yeni Amerikan yönetiminin artık alıştığımız rahat tavrıyla bir bomba patlattı: Amerika Birleşik Devletleri’nde yatırılan yerleşik olmayan tasarruflar, hükümetin – yani başkanın – takdirine bağlı olarak bir tür “iç devlet fonunda” toplanabilir ve başkan bu fonu, geliştirmek istediği sektörlere dilediği gibi tahsis edebilir.
Sadece yazın rehavetine henüz kapılmamış birkaç internet kullanıcısı bu açıklamayı fark etti ve önemini kavradı. Hemen ardından da Trump cephesinden çıkan hemen her şeye gösterilen ve artık bir refleks haline gelen tepkiyle yerden yere vurdu. Oysa tam da burada düşünmek için zaman ayırmak gerekiyordu. Aslında Trump ve Bessent, elbette farkında olmadan, “Hazine devresi” ilkesini, yani ekonominin finansmanı üzerindeki kontrolü tekrar ele alma aracını, yeniden icat etmekten başka bir şey yapmıyordu.
İlk olarak Vichy döneminde başlatılan ancak özellikle yeniden yapılanma sürecinde etkin olarak yararlanılan Hazine devresi, kamu veya yarı kamu finans kurumlarına yatırılan nakit paranın kullanılabilmesini sağlıyordu. Örneğin, posta çeki hesapları: “Hazine temsilcisi” statüsü verilen bu kurumlar, topladıkları tasarrufların bir kısmını kamu borç senetlerine yönlendirmekle yükümlüydü. Böylece, tahvil piyasalarının darlığı nedeniyle devletin buralardan finansman sağlamasının mümkün olmadığı bir dönemde, bu borçlanma senetlerinin satışı garanti altına alınıyordu.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?