• Abonelik
  • Künye
  • Gizlilik İlkeleri
  • Yayın İlkeleri
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • Reklam
  • İletişim
Pazar, Mayıs 18, 2025
Le Monde diplomatique Türkçe
Advertisement
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • LMd
  • Yazarlar
  • Konuk Yazarlar
  • Politika
  • Gündem
  • Dünya
  • Finans
  • Kültür-Sanat
  • Anasayfa
  • LMd
  • Yazarlar
  • Konuk Yazarlar
  • Politika
  • Gündem
  • Dünya
  • Finans
  • Kültür-Sanat
No Result
View All Result
Le Monde diplomatique Türkçe
No Result
View All Result
Anasayfa Konuk Yazarlar Hazal Ocak

Kanal İstanbul yüzbinlerce kişiyi susuz bırakalabilir

Kanal İstanbul Projesi’ne yönelik çalışmalar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu ve projeye karşı mücadele veren çok sayıda kişinin tutuklanmasının ardından hız kazandı. Kanal güzergâhında yaşanan son gelişmeleri ve özellikle İstanbul’un en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın devre dışı bırakılmasını, İBB soruşturmasının ikinci dalgasında gözaltına alınan İSKİ yetkililerine ve Gezi Davası kapsamında üç yıldır Silivri Cezaevi’nde tutulan şehir plancısı Tayfun Kahraman’a sorduk.

3 Mayıs 2025
in 8, Gündem, Hazal Ocak, Konuk Yazarlar
Kanal İstanbul yüzbinlerce kişiyi susuz bırakalabilir

HAZAL OCAK

Dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul, onlarca sorunla boğuşuyor. Her yıl artan nüfus, sınır tanımayan yapılaşma, yeşil alanların giderek azalması gibi sorunlara deprem riski de eklenince ortaya çıkan tablo ürkütücü boyutlara ulaşıyor. AKP iktidarı ise bu sorunları büyük ölçüde katlayacak, uzmanlar tarafından “İstanbul’un felaketi” diye nitelenen Kanal İstanbul projesini, bütün uyarı ve tepkilere karşın adım adım uygulamaya geçiriyor. Projeye yönelik çalışmalara, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çok sayıda mesai arkadaşının tutuklandığı soruşturmaların ardından hız verilmesi dikkat çekiyor.

Kanal İstanbul’un, şehrin tamamını olumsuz etkileyecek bir çok boyutu var. Bunların başında neden olacağı yapılaşma ve yaratacağı su krizi geliyor. Proje kapsamında hektarlarca tarım ve orman alanı yapılaşmaya açıldı bile. 2020 yılında yapılan proje planlarında, 10 bin 485 hektar tarım alanının, 850 hektar orman alanının kaybedileceği ve bölgedeki bütün mera alanlarının yok olacağı görünüyor. 2009’da 497 hektar olan mera alanı “sıfır”a indi.

Yapılacak kanalın çevresinde yeni bir şehir kurulması planlanıyor. Yenişehir’in imar planları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) açtığı davada bu planlarının bir kısmı hukuka aykırı bulunarak iptal edildi. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından geçen şubat ayında tekrar yapılan planlar bakanlık tarafından onaylandı. Peki bu planlarda ne var?

Halkın geçim kaynakları yok olacak mı?

Örneğin, Arnavutköy Sazlıbosna ve Hacımaşlı Mahalleleri’nde Yenişehir Rezerv Yapı alanı sınırları içerisinde kalan toplam 8.2 milyon metrekarelik alana TOKİ tarafından yapılacak 4.3 milyon metrekare inşaat yapılması öngörülüyor. TOKİ’nin “250 Bin Sosyal Konut Projesi” kapsamında inşa edilecek konutların yaklaşık 25 bininin bu alanda yapılması planlanıyor. Bölgede, ticaret alanları da belirlenmiş durumda.

İmar planının açıklama raporunda dikkat çekici ayrıntılar yer aldı. Örneğin raporda proje güzergâhında bulunan Arnavutköy ilçesinin zengin tarım ve orman alanlarından bahsediliyor ve ekleniyor: “Arnavutköy ilçesinde tarım faaliyetleri gerçekleştirilmekte olup meyve, sebze, tahıl gibi birçok ürün yetiştirilmektedir. Arnavutköy’ün coğrafi konumu ve tarım potansiyeli, organik tarımın da gelişmesine olanak sağlamaktadır. İlçede tarımın yanı sıra hayvancılık da önemli bir ekonomik faaliyettir.” Bu geçim kaynaklarının projenin hayata geçmesi durumunda yok olup olmayacağı ise büyük bir soru işareti.

İstanbul’un Avrupa yakasını su krizi bekliyor

Raporda yer alan en önemli bölüm ise planlama alanının yer aldığı Sazlıdere Havzası için 15 Eylül 2022 tarihinde yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı. Buna göre söz konusu havzanın içme suyu olarak kullanım niteliği sonlandırılıyor. Bununla ilgili rapora şöyle bir not düşülmüş: “(…) Dolayısıyla söz konusu havzanın içme suyu kullanımı açısından bir tanımı ve kapsamı bulunmamaktadır. Bu nedenle İstanbul’un içme suyu kullanımı açısından bir tehdit oluşturmamaktadır.”

Peki gerçekten şehrin en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın devre dışı kalması bir tehdit oluşturmuyor mu? İBB’ye yönelik soruşturma kapsamında düzenlenen ikinci gözatı dalgasından iki gün önce konuştuğumuz İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) yetkilileri aynı fikirde değil. Bu kararın ne anlama geldiğini, İstanbul için ne ifade ettiğini sorduğum İSKİ yetkilileri, gözatına alınmadan önce şu yanıtı vermişti: “Sazlıdere Barajı fiziksel olarak su sistemimize yıllık ortalama 35 – 40 milyon metreküp su sağlamaktadır. Bunun da nüfus eşdeğeri 450 bin ile 550 bin arasında kişiye karşılık gelmektedir. Sazlıdere Barajı’nın sistemden çıkarılması halinde özellikle yaz döneminde yaklaşık 200 bin nüfusa kesintili su vermek durumunda kalırız. Ayrıca Sazlıdere Barajı’nın biriktirme hacmi 88 milyon metreküp; Avrupa yakası için su depolama amacı ile de kullanılması düşünülen bir baraj. İSKİ bu duruma mutlaka alternatif bulmaya çalışacaktır. Fakat Avrupa yakasının su kaynaklarının kısıtlı olduğu düşünüldüğünde su güvenliği her zaman risk altında olacaktır. İçme suyu barajları havza koruma bantları ile bütündür. Barajla birlikte havzanın da korunması gerekir. Bu konuda açılmış davalar var, yeni açılanlar, açılacak olanlar da mevcut.”

Bu noktada İstanbul’un su ihtiyacını karşılaması planlanan ama gövdesindeki çatlaklar nedeniyle bir türlü projesi bitmeyen Melen Barajı da büyük önem kazanıyor. Projedeki son durumu İSKİ yetkilileri şöyle açıklıyor: “Melen Barajı devreye girmemesine rağmen regülatör sistemi üzerinden İstanbul’a su sağlamaya devam ediyoruz. Barajın gecikmesi nedeniyle devreye aldığımız 3. Terfi Merkezi ile yıllık 75 milyon metreküp ilave su alma imkânı da sağladık. Regülatörün biriktirme hacmi olmadığı için yaz dönemi için risk oluşmakta bunu da alternatif kaynaklarla çözmeye çalışmaktayız. Yüksek maliyete katlanarak su temin etmek durumunda kalıyoruz. Barajın ikmal inşaatı içinde DSİ’nin bu yıl içerisinde projesini tamamlayarak ihaleye çıkmayı, 2028 yılında barajı devreye almayı planladığını duyuyoruz.”

Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sazlıdere ile ilgili gelişmeler üzerine sosyal medya hesabından, “Yokluğumu fırsat bilip ‘Kanal İstanbul’ denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa yakasının en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar. Bu kez alelacele TOKİ’yi devreye almışlar. Dozer ve iş makinelerini mutlak koruma alanının içine, suyun dibine kadar sokmuşlar. İBB’nin ve İSKİ’nin resmi uyarılarını dikkate almadıkları gibi Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sazlıdere Barajı’nın içme suyu kullanım oranını yüzde 100’den yüzde 0’a indirmişler. Bunu hiç utanmadan kamuoyundan saklayıp, İSKİ’ye bile bildirmemişler” açıklamasını yaptı. İSKİ yetkilileri İmamoğlu’nun açıklamasını şu ifadelerle ayrıntılandırdı: “Su tahsisleri DSİ‘nin görevleri arasındadır. DSİ’nin teklifi ile Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Sazlıdere Barajı kullanma maksadı içme suyu yüzde 100’den yüzde 0’a düşürüldü. Kullanım hakkı bizde olan bir baraj olduğu için bize göre bir geçerliliği yok. Fakat barajın devre dışına çıkarılması yönünde bir altlık oluşturma çabası olarak yorumluyoruz. Bu karar İSKİ’ye henüz tebliğ edilmedi. Resmi yazıyla DSİ’den bilgi istendi. Böyle bir şey varsa dava konusu edeceğiz.”

‘Çılgın projelerin amacı, kentsel rant elde etmek için arsa üretmek’

Kanal İstanbul Projesi’nin, şehir planlamasına da büyük etkisi olacak. Gezi Davası kapsamında üç yıldır Silivri Cezaevi’nde tutulan Dr. Tayfun Kahraman’a sordum. Kenti avucunun içi gibi bilen Kahraman, cezaevinden gönderdiği yanıtta İstanbul’un kuzeyinde yapılmak istenen “çılgın” projelerin ilk olarak 2011 yılı genel seçimlerinde telaffuz edilmeye başlandığını anımsatıyor. “Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı, Kanal İstanbul, Kuzey Marmara Otoyolu gibi ulaşım ihtiyaçlarına yönelikmiş gibi gösterilen bu projelerin, aslında kentsel rant elde etmek için arsa üretmek ve nispeten bakir kalmış bu bölgeyi yapılaşmaya açmak üzere kurgulandığını” belirten Kahraman, şöyle devam ediyor: “Hiçbiri gerçek bir ihtiyaca yönelik olmayan bu projelerin amacı İstanbul’un merkezinde kentsel arsaların iyice azalması nedeniyle yeni rant alanları bulmakta zorlanan inşaat / emlak sektörüne iktidar eliyle yeni faaliyet alanları açılmasından ibarettir. Bu nedenle ortada kanalı geçtim, buna dair bir inşa faaliyeti bile yokken etrafında konut alanlarını oluşturmak üzere hızlıca imar planları bitirilerek hafriyat çalışmalarına başlandı.”

Peki bu yapılaşma neyin pahasına olacak, İstanbullulara ne gibi etkileri olacak? Bu sorulara Kahraman’ın verdiği yanıt çarpıcı: “Öncelikle bütün dünya ile birlikte yaşadığımız iklim krizi nedeniyle gözümüz gibi korumamız gereken su havzalarımız, Küçükçekmece, Sazlıdere, Terkos gibi baraj gölleri ya ortadan kaldırılacak ya da kirlenme nedeniyle kullanılamaz hale gelecek. Bu havzaları besleyen ve 2009 tarihli Çevre Düzeni Planında mutlak korunması gerekli alanlar olarak belirlenen İstanbul çevresindeki son doğal alanlar olan Kuzey Ormanları, bütün bir ekosistem, kurdun kuşun, börtü böceğin yaşam alanı tarumar edilecek. Gıda güvenliğinin, bu alanda kendine yeterliliğin adeta bir ulusal güvenlik meselesi haline geldiği günümüzde gıda bakımından tamamen dışa bağımlı mega kentin hemen yanı başındaki çok değerli tarım arazileri betonlaşacak. Yani bu rant yağması, ekokırım ve işgal hareketi ile İstanbul’un hayat damarlarına son darbe vurulmuş olacak.”

‘İmamoğlu ve arkadaşlarının tutuklanmasını fırsat olarak gördüler’

İBB ve meslek odalarının, bu alanları Kanal İstanbul bahanesiyle yapılaşmaya açan imar planlarını yargıya taşıdığını anımsatan Kahraman, “İdare mahkemeleri tarafından çok uzun süren davalar sonucunda iptal kararları verildi. Fakat alınan bu mahkeme kararları Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bir günde aldığı idari kararlar ile yok sayıldı ve imar planları hukuksuzca yeniden onaylanarak yürürlüğe konuldu” diyor. Kahraman, Kanal İstanbul’a yönelik çalışmaların hız kazanmasını ise şöyle değerlendiriyor:

“Milli iradeye darbe niteliğindeki son gelişmelerle İBB Başkanı Sn. Ekrem İmamoğlu ile çalışma arkadaşlarının, ilçe belediye başkanları, bürokratlar ve uzmanların tutuklanarak benim üç senedir tutsak bulunduğum Silivri Zindanı’na konulmaları da anlaşılan bir fırsat olarak görüldü ve kanal değilse de çevresindeki konutlar için faaliyete geçildi. Şu anda çevresinde hafriyata başlanan Sazlıdere Barajı’nı su toplama alanı olmaktan çıkarmaya yönelik teşebbüsler daha önce de olmuş ve bu girişimler başta İBB olmak üzere kurumların ve kamuoyunun direnişiyle püskürtülmüştü. Bizler burada olsak da aynı ideallerle, kamu yararı ve ülkemizin geleceği için çalışan arkadaşlarımız, onların arkasında da büyük milletimiz var. Onlar bu mücadeleyi sürdürecekler, Türkiye kazanacak. Hepsine inancım tam.”

Bu konuyla ilgili bakanlık yetkililerine de ulaşmaya çalıştım ancak geri dönüş olmadı.

Tags: BarajGezi DavasıGözaltıHavzaİBBİSKİKANAL İSTANBULLe Monde diplomatique Türkçe Mayıs 2025SazlıderesoruşturmaSuTAYFUN KAHRAMANYeşil Dünya
Anka Haber Ajansı Anka Haber Ajansı Anka Haber Ajansı

Hakkında

Le Monde diplomatique Türkçe

Aylık olarak yayınlanır.

Kategoriler

  • LMd
  • Yazarlar
  • Konuk Yazarlar
  • Politika
  • Gündem
  • Dünya
  • Finans
  • Kültür-Sanat

Bağlantılar

  • LMd Dijital Abonelik
  • LMd Abonelik
  • Reklam
  • Arşiv
  • Dünyada LMd
  • Abonelik
  • Künye
  • Gizlilik İlkeleri
  • Yayın İlkeleri
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • Reklam
  • İletişim

© 2023 Le Monde Diplomatique Türkçe - Tüm hakları saklıdır.

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • LMd
  • Yazarlar
  • Konuk Yazarlar
  • Politika
  • Gündem
  • Dünya
  • Finans
  • Kültür-Sanat
  • ————
  • Abonelik
  • Künye
  • Gizlilik İlkeleri
  • Yayın İlkeleri
  • Kullanım Koşulları
  • Çerez Politikası
  • Reklam
  • İletişim

© 2023 Le Monde Diplomatique Türkçe - Tüm hakları saklıdır.

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Bu internet sitesi çerezleri kullanır. Bu internet sitesini kullanmaya devam ederek çerezlerin kullanılmasına izin vermiş olursunuz. Çerez Politikası sayfamızı görüntüleyin.
Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?